Arthur Schopenhauer (1788-1860), Alman filozofudur ve idealizm, metafizik, estetik ve etik alanlarında etkili düşüncelere sahiptir. Schopenhauer, yaşamın temelinde irade ve isteğin yattığını savunur ve evrenin temel gücünün bu irade olduğunu öne sürer.
Schopenhauer, Immanuel Kant'ın düşüncelerinden etkilenmiş ve onun felsefi sistemini geliştirmiştir. Ona göre, gerçeklik fenomenal dünyada algıladığımız nesnelerden ibarettir, ancak asıl gerçeklik noumenal dünyadaki iradedir. İrade, insanın iç dünyasında istekler ve arzular olarak ortaya çıkar ve hayatı sıkıntı dolu kılar. Schopenhauer, sıkıntının azaltılmasının ve bir nevi kurtuluşun sanat, estetik deneyim ve ahlaki davranışlarla mümkün olduğunu savunur.
Schopenhauer, estetik deneyiminin insanı sıkıntıdan kurtarabilecek bir güç olduğunu düşünür. Sanat, insanın sıkıntıdan uzaklaşmasını sağlayan bir araç olarak görülür. Schopenhauer ayrıca etik alanında da önemli düşüncelere sahiptir. Empati ve acıma duygusunun insan ilişkilerinde merhametin temelini oluşturduğunu öne sürer.
Schopenhauer'ın düşünceleri, çağdaş felsefe ve kültür üzerinde derin bir etkiye sahip olmuştur. Onun pesimist ve metafizik yaklaşımı, insan doğası, irade ve sıkıntı gibi evrensel konuları ele alırken, sanatın ve etiğin önemini vurgular. Schopenhauer'ın eserleri, felsefe, estetik, psikoloji ve sosyal bilimler alanlarında hala dikkate alınan bir kaynak olarak kabul edilir.